MİMARİ

Dünyanın Tek Demir Kilisesi İstanbul’da

Demir Kilise veya Bulgar Kilisesi adıyla tanıdığımız Sveti Stefan Kilisesi hem dünyada kalan tek prefabrik demir kilise olmasıyla hem de Bulgar halkının bağımsızlık mücadelesinden doğması sebebiyle oldukça önemlidir.

Sveti Stefan Kilisesi, Bulgar Ortodoks dünyasının en önemli kiliselerinden biridir. İstanbul Balat’ta, Haliç kıyısının yanında yer alan kilise 7 yıl süren bir restorasyonun sonucunda 2018 yılının başında tekrar ibadete açılmıştır.

Demir Kilisenin Tarihi

Osmanlı Döneminde Ortodoksluk tek merkezden, Rum ortadoksluğu tarafından yürütülmekteydi. Dolayısıyla bu dönemde yaşayan yaklaşık 80.000 Bulgar Ortodoks, Rum Ortodoksluğuna bağlıydı. Rumca dersler görülüyor, gazete ve dergiler rumca okunuyordu. Bulgar halkı bu durumun benliklerini tehlikeye soktuğunun farkındaydı. Bulgar halkı kiliselerde Rumca yapılan ibadeti anlamıyor ve kendi dilleriyle ibadetlerini yerine getirmek istiyordu.

Sveti Stefan Kilisesi bu istekle yola çıkmış birçok talebin ve uğraşının sonucunda yapılmıştır. Kiliseye ismini veren Stefan Bogoridi, kilisenin yapılacağı Haliç kıyısındaki arsayı bu amaç için bağışlamıştır. Sveti ismi ise tıpkı Ermeni kiliselerindeki Surp, Batı Kiliselerindeki Saint gibi Aziz anlamına gelmektedir.

Aziz Stefan kilisesinin yapım izni de kolay olmamıştır. Rum patrikhanesine gönderilen yaklaşık 30 dilekçe sonuçsuz kalmış ve Bulgarlar bu kilise için Padişahtan izin almışlar, bu izinde de arsayı bağışlayan Stefan Bogoridi’nin büyük rolü olmuştur.

Rum Patrikhanesinin onayı olmadan girişilen kilise yapımının sonucunda, Patrikhane Bulgar kilisesini aforoz etmiş ve patrikhaneye ait saymamıştır. Fakat ilerleyen dönemde, 20.yy. ortalarında, aforozu kaldırarak patrikhanenin bir üyesi kabul edecektir. Böylece çabalar sonuçsuz kalmamış ve Sveti Stefan Kilisesi 20 Eylül 1898 yılında törenle açılmıştır.

Demir Kilisenin Yapımı

Fotoğraf : Stoyan Nedev

Demir Kilise veya Sveti Stefan kilisesinin yapım sürecinde en önemli problem Haliç kıyısına yakınlığı sebebiyle temelinin sağlam olmayışıdır. Bu nedenle ağırlığının azaltılması önerilmiş ve demirden bir kilisenin yapılması gündeme gelmiştir. 19. yüzyılda yapılmış Arjantin ve Avusturya’da bulunan diğer demir kiliselere de bakarsak, bu tür, zemini sağlam olmayan yerlerde hafif olması sebebiyle tercih edildiğini görebiliriz. Günümüze kalan tek demir kilise ise Sveti Stefan kilisedir.

Demir Kilisenin Mimarı İstanbul’da birçok eseri bulunan Ermeni mimar Hovsep Aznavur‘dur. Hovsep Aznavur bu yapıyı Wagner adındaki Avusturyalı bir şirkete yaptırır. Avusturyalı bu şirket kiliseyi Avusturya’nın Viyana şehrinde yapar.

Demir Kilisenin en ilginç taraflarından birisi yapım aşamasıdır. Kilise öncelikle Viyana’daki fabrikanın önündeki parka kurulur. Komisyonun kabul etmesiyle kilise tekrar sökülür. Demir bloklar teknelere yüklenerek Tuna Nehri’nden Karadeniz ve Marmara denizlerini de geçerek İstanbul’un Haliç Kıyısına getirtilir ve burada demir blokların inşaası yapılır.

Tabiki yapım aşaması bir rivayeti de beraberinde getirmiştir. Rivayet şu şekildedir: Bulgar cemaati padişahtan kilise yapmak için izin isterler, Padişah bu talebi kilisenin 3 ayda bitirilmesi koşuluyla kabul eder. Bunun üzerine Bulgarlar 3 ayda nasıl bitiririz diye düşünüp kiliseyi demirden yapmaya karar verirler. Fakat bu gerçek olmayan bir rivayettir. Kilisenin yapım aşaması da 1.5 yıl kadar sürmüş ve parçaları taşınarak kurulmuştur.

Kurulumunda temeli atılırken Haliç kıyısında olması sebebiyle bahsettiğimiz gibi temeli sağlam değildir. Bu sebeple daha hafif olan demir kilise yapımına karar verilmiş olmasının yanı sıra, kilisenin yapılacağı alanın temeli de önemlidir. Temeli için suya dayanıklı ağaçlar kullanılır ve bu ağaçlar da Brezilya’dan getirtilir. 300 ün üzerinde ahşap kazıklar çakılarak demir kilise bu suya dayanıklı kazıkların üzerine inşaa edilmiştir.

2000’li yıllara kadar sağlamca ayakta kalan kilise zamanla Haliç’e doğru kaymaya başlamış ve 2006 yılında koruma amaçlı, Haliç tarafından yaklaşık 300 adet demir kazık çakılmıştır. Aynı zamanda 2006 yılında başlayan 7 yıllık bir restorasyon geçirmiştir.

Sveti Stefan / Demir Kilisenin Mimari Özellikleri

Sveti Stefan Kilisesi Neobarok ve Gotik özelliklerini barındıran Eklektik bir mimari yapıdır.

İkonostas duvarı altın yaldızlı ahşaptır. Bu duvar haricindeki tüm yapı demirdir. İlgi çekici bir diğer özelliğiyse bu Kilisedeki ikonoların Klasik ortodokstan daha modern bir stildedir.

Ayinin Koro Şefi Sveti Stephan Kilisesi’nin önemini şöyle açıklıyor: “Sveti Stefan Hristiyanlıkta çok tanınmış bir azizdir. Bu kilise de bu Aziz’in adına ithaf edilmiştir.Buranın Akustiği çok güzeldir.”

Akustiği adına çeşitli incelemeler yapılmaya devam ediyor.

Demir Kilise Nerede?

Demir Kilise (Sveti Stefan Bulgar Kilisesi) , Haliç’in kıyısında, Fener ile Balat arasında, Tahta Minare Mahallesinde, İstanbul’un Fatih ilçesinde yer alır.

Sveti Stefan Kimdir?

Asıl ismiyle Stefan Bogoridi, aziz anlamına gelen Sveti Stefan olarak birçok kiliseye adını vermiş bir azizdir. Tüm hristiyanlık için önem arz eden Sveti Stefan ilk Hristiyanlık şehidi olarak kabul edilmektedir. Aynı zamanda Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesinden sonra öldürülen ilk hristiyan ve ilk din adamıdır. Türkiye için önemi ise, Dünya’da Aziz Stefan’a atfedilen ilk yerleşim birimlerinden biri İstanbul’da bulunan Aya Stefanos isimli Yeşilköy’dür.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu